Başkanlardan 1 Mayıs mesajı

“Hepimiz biliyoruz ki, emek olmadan hiçbir şey üretilemez” diyen Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen mesajında şu ifadelere yer verdi: Emeğin önemi ve kutsallığı anlaşıldıkça; paylaşımın ve demokrasi kültürünün egemen olduğu daha güzel bir dünyaya ulaşacağımıza inancım tamdır.

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, bayram havasında kutlanması gerekirken, ne yazık ki emekçilerin gerek çalışma koşulları, gerekse emekli olduktan sonraki sosyal hak ve kazanımlarının olması gerekenin çok altında bulunması nedeniyle, kutlamadan ziyade hak arayışlarını dile getirdikleri bir gün haline gelmiştir. İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz, ağır koşullar, işçi ve emekçinin hak kayıplarını artırmış, bir umutsuzluk olarak emekçilerin omuzlarına binmiştir.

Tam bu noktada 1 Mayıs, ayrı bir önem kazanmaktadır. Siyasi görüşü ve ideolojisi ne olursa olsun, işçi ve emekçilerin ortak bir amaçta uzlaşması ve birlikte hareket etmeleri şarttır. Emek her zaman en yüce değerdir. İşçiler, emekçiler için tüm çalışanlara daha iyi çalışma koşullarının sağlanacağı, herkesin insan onuruna yaraşır bir şekilde çalışarak emeğinin karşılığını alacağı, iş güvenliğinin sağlandığı ve iş kazalarının yaşanmayacağı, hak kayıplarının olmadığı bayram tadında 1 Mayıslar temenni ediyorum.

Bu düşüncelerle, şehrimizdeki emekçiler başta olmak üzere ülkemizdeki ve dünyadaki tüm işçilerin onurlu mücadelelerini gönülden destekliyorum.

1 Mayıs’ın “Emek en yüce değerdir” diyenlerin bayramı olduğunu kaydeden Başkan Kurt, mesajına şu sözlerle devam etti: “Ekonomik kriz, işsizlik, zamlar, yaşanan hukuksuzluklar hayatta kalmayı her gün daha da zorlaştırıyor. Bu düzen toplumun işini, aşını, geçimini ve sağlığını korumuyor, aksine tehdit ediyor. Bu düzenin çarkları, dünyanın tüm değerlerini ve güzelliklerini üreten işçi ve emekçileri ezdikçe eziyor. Bugün küresel güçlerin sadece çalışanlara değil tüm insanlığa yönelik haksızlıkları her zamankinden daha büyük bir boyuta ulaşmıştır. Kapitalizm şımardıkça acımasızlaşmış, zengin – yoksul uçurumu her geçen gün biraz daha büyümüş, insanlar işsizlik, açlık ve sefalete itilmişlerdir. Kısacası, bu düzenin çarkları zengini daha zengin etmek üzere kurulmuş durumdadır. Çarklar sermayeye ucuz emek, yağmalanacak doğa, talan edilecek kentler yaratmak üzere dönüyor.

Bizler, işsizlikle, açlıkla, yoksullukla, borçlarla, mücadele ederken AKP iktidarı, ülkenin tüm kaynaklarını, bir avuç patrona ve ayrıcalıklı zümreye aktarıyor. Bizler, işe, ekmeğe, insanca bir yaşama olduğu kadar demokrasiye, adalete ve hukuka da açız. Bu düzen yurttaşların hakkını, hukukunu çiğniyor, adaletsizliği büyütüyor. Hakkını arayan ve gerçekleri söyleyen herkes bu düzenin hukuk dışı zorbalıklarıyla karşı karşıya kalıyor. İşçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, tüm sömürülenler, yoksullaşanlar ve ezilenler olarak bu düzeni değiştirme gücümüz var. 14 Mayıs’ta gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinde bu gücümüzü kullanmalı ve bu zorbalığa dur demeliyiz. Oylarımızı işçiden, emekçiden, ezilenden kısacası halktan yana olan Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na vermeli ve bu düzeni değiştirmeliyiz. Bu güç, işçi sınıfının, üreten bizlerin, yani halkın elindedir. Ben ülkemizde 14 Mayıs’tan sonra yine bahar çiçeklerinin açacağına inanıyorum. Üstat Nazım’ın da dediği gibi; “Beklenen günler, güzel günlerimiz ellerinizdedir/haklı günler, büyük günler/

gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan/ekmek, gül ve hürriyet günleri.”

Barış, özgürlük, demokrasi için, savaşsız bir dünyada sömürüsüz, insan onuruna yakışır bir iş ve yaşam için hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Tüm işçilerin ve emekçilerin 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü kutlu olsun.”

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ise “Tünelin ucundaki ışık, hiç olmadığı kadar yakın. Artık hakça kazanıp, hakça bölüşeceğimiz bir gelecek bizleri bekliyor” ifadelerini kullandı.

Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü mesajında, “Ülkemizin emekçileri son 21 yılda çok zor zamanlardan geçti. Emek sömürüldü, haklar gasp edildi, iş kazası adı altında emekçiler ölüme terk edildi. Hatta tekmelendi, üzerlerine gazlar sıkıldı. İşçiler hep üstten bakan, azarlayan, ötekileştiren bir yönetime maruz kaldı. Ama artık bu karanlık dönemin de sonuna geliyoruz. Tünelin ucundaki ışık, hiç olmadığı kadar yakın. Artık hakça kazanıp, hakça bölüşeceğimiz bir gelecek bizleri bekliyor. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği, yolsuzlukların, hırsızlıkların sona erdiği, ekonomik olarak darboğazdan çıkacağımız günler yakın. Emeği ortaya koyup, karşılığını eksiksiz şekilde alacağımız günler yakın. Ülkeyi terk etme hayali kuran gençlerimizin geleceğe umutla bakacağı günler yakın. Artık bu ülkenin tüm şehirlerinde bahar rüzgarları esecek. El ele güzel günlere yelken açacak, emeğin gücü ile kötülüğe karşı iyiliğin galip gelmesini sağlayacağız. Emekçilerin sayesinde daha adil bir dünya için mücadelemizi durmadan sürdüreceğiz. Selam olsun tüm emekçilere! Yaşasın işçilerin birliği, Yaşasın 1 Mayıs” sözlerini kullandı.