SONER UÇAK YAZDI...
Akıl sağlığı yerinde olan, ki en zoru bu zannediyorum; olaylar ve olanlar karşısında akıl sağlığını korumak…
Bunu bir şekilde başarıp, akıl sağlığını muhafaza edenler bile, gerek sıradan, gerek ise olağanüstü olaylar karşısında sağlıklı bir fikir yürütmesi pek de mümkün görünmüyor.
Fikir beyanını olanla bitenle ilişkili olarak dile getirmek, gün geçtikçe zorlaşıyor.
Çünkü, olan değil “aslında olan” gibi ciddi bir uğraşı alanı mevcut.
Ekonominin kötü gittiğine ilişkin pek çok veriye sahip olan sıradan vatandaş birden bire
“Aslında o iş öyle değil, ne oluyor biliyor musun?” sorusu ile karşı karşıya kalıyor.
Dış politikada bir şeyler kötüye gidiyor demek ne mümkün!
“Aslında olan biten her şey dış güçlerin oyunları”
“Oyuna gelme” diyemiyorsun bile.
Çünkü, aslında oyuna da gelmedik.
Çevrecilerin hali pürü perişan.
Çünkü, hepsi “aslında ülkenin gelişmesini istemeyen dış mihrakların iç uzantıları!”
“Suriye’de ne işimiz var?” sorusu
Soruyu soranın aslında bir “vatan haini” olduğunun delaleti değil mi?
Var olan ile aslolan arasındaki makas o kadar açıldı ki?
Artık var olanlarla aslında olanlar arasında yalpalıyoruz.
Kötü tabloların hepsi aslında iyi.
Bu haleti ruhiyenin tavan yaptığı zamanlarda olmuyor değil.
“Hiçbir şey olmasa bile bir şey olmuştu” hatırlarsanız
Rakip parti kazanmıştı ama, aslında bir çapanoğlu vardı henüz bulunamamıştı.
Her şey anlaşılabilir.
Kötü yönetilmediğimiz, ülkenin fevkalade iyi ilerlediği...
Hepsi ama hepsini anlamakta hiçbir sıkıntı yaşamayabiliriz.
Var olana sırtımızı çevirip, aslında olanların peşine düşebiliriz.
Tüm çıplaklığı ile önümüzde duran tüm gerçeklere sırt dönmek en kolayı bence de.
Hiçbir sorun yok.
Ancak 33 tane canın yaşamdan zamansız amansız bir şekilde koparıldıkları günün ertesinde, bizzat devlet kanalında bize aslında ne olduğunu anlatan adamın "Bitmiş gibi, kaybımız varmış gibi konuşuyorlar. Bunlar güzel sözler değil. Ne kaybı yahu? Kayıp falan yok. Yer değiştirdiler. Dünyadan kabir hayatına geçtiler. Nasıl olsa herkes gidecek. Şehit olmayı istemek lazım” demesi, diyebilmesi aslında ne yöne doğru gittiğimizi göstermiyor mu size de?
Aslında ölümler güzelleşmiyor ,yaşamlar değersizleşiyor sadece…