Soner Uçak yazdı...
Diyanet İşleri başkanlığına 2020 yılı için 11.5 milyar ödenek ayrıldığını okumuşsunuzdur. Bazı gazeteler sekiz bakanlığın bütçesinden fazla aldığını yazdı çizdi.
Evet, meblağ büyük.
Yeni para ile 11.5 milyar, eski para ile yazmaya kalksam aklım karışır.
Eleştirenlerin çoğu “Diyanet işleri bakanlığı bu kadar para ile ne yapacak” falan diye söylendi durdu.
Oysaki biraz objektif olsalar, biraz hak bilir olsalar Diyanet İşlleri Başkanlığı’nın ne zor görevi olduğunu anlayacaklar.
Beton ve demir şişlerin arasına sıkışan ekonomide TOKİ’nin sosyal konutlarından ev almak için, banka kuyruklarında kredi çekebilme uğraşında olan vatandaşlar, ödeyecekleri krediler için belki zorlanacaklardı, ama akıllarında daha büyük bir sorun vardı.
“Ya biz kredi çekiyoruz da acaba günah mı işliyoruz” diye soran pek çok garip gurabaya siz de denk gelmişsinizdir.
Ev almak için, sofralarından, çocuklarının rızıklarından kesecek bu kesim, altına girecekleri yüklü miktarda krediyi dert etmiyor, günah mı değil mi onu tartışıyordu.
Zaten her ay kredi kartlarına gelen faizler ile elin günahkârlarını zengin etmekten muzdarip olan bu kesim, şimdi daha büyük günaha kaşık çaldıklarını düşünerek uykusuz gecelere mahkum kalmıştı.
İşte tam böyle bir vakte Diyanet İşleri Başkanlığı yardım elini uzattı.
Önce “Sosyal konut almak üzere bankadan kredi kullanırsanız bu faize girmez” dedi. Sonra gelen tepkiler üzerine, tepki kimden geldiyse artık “Faiz haramdır ona şüphe yok, fakat burada haksız bir kazanç durumu söz konusu değil, kalbiniz ferah olsun devlet kâr etmiyor.” diyerek kendini düzeltti.
Cüppeliler, oturdukları lüks evlerden, şık televizyon stüdyolarına davet edilerek, “ya şu garip gurabayı günaha girmekten kurtar” denildi.
Yıllarca “evim olsun” diye cebelleşenleri, evden önce, günaha girme ihtimali harap duruma getirmişti.
Diyanet İşleri yetişti.
Biz de TOKİ’den muzdaripiz bir yerde.
Son 10 gündür şehir olarak kanıyoruz.
“Stat ne olacak?” diye soruyoruz.
Bir yetkili arıyoruz
Kul işidir hani, direkte çatlar, çatıda çöker.
Ama büyük bir yanlışlık yapmışız haberimiz yok.
Akıllara gençlik spor geldi, Toki geldi
Eminim bakanlıkları arayanlar, milletvekillerini rahatsız eden gırla Eskişehirli olmuştur.
Aklımıza bir Diyanet işleri başkanlığı gelmedi.
Bugün uyurken üç kere tekrarlayın
Allah’ım “toki stadı onarsın” amin.
Olmadı facebooktan aynı mesajı yazın, 10 kere paylaşılmasını sağlayın.
8 bakanlıktan fazla bütçeye sahip olan diyanet işleri, mutlaka çözmek için harekete geçecektir.
En azından iki fetva ile yüreklerimize su serper.
Stada girer misiniz bilmem ama, günaha girmeyeceğiniz kesin.