SONER UÇAK YAZDI...
AK Parti’nin ülke toprakları üstündeki en önemli gücü nereden kaynaklanıyor denildiğinde zannediyorum, gözler bir anda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çevrilir.
Peki, “Eskişehir’de AK Parti neden bu kadar çaresiz bir görüntü sergiliyor?” denildiğinde gözlerin nereye bakacağı konusunda kararsızlığın vermiş olduğu şaşılığı neye bağlayacağız.
Gözlemlediğim kadarı ile öncelikli olarak AK Parti’nin sorunu nerede arayacağı konusunda ciddi bir açmazı var.
Yerel siyaset konusunda genel merkeze “hata yapıyorsunuz” deme iradesi ortaya konulamadığı ve konulamayacağı için genel merkeze bakmak kimsenin aklının ucundan bile geçmiyor.
İş dönüp dolaşıp, artık herkes tarafından bilinen taraflaşmanın öznelerine çevriliyor.
Bir yerde seninki ve benimki olduğu sürece kimse “Biz’e” odaklanamaz. Bu neden ile AK Parti’nin “Biz nerede hata yapıyoruz” sorusunu sorması da işin aslı yapısal durumdan kaynaklı olarak zor görünüyor.
Siyasi örgütlenmeyi kişi veya kişiler üzerinden kurduğunuz zaman, özneler büyük önem taşıyor.
Eskişehir AK Parti üye, teşkilat ve diğer tüm unsurlarının, özne yaratma konusunda da bir hayli zorlandığı hesaba katıldığında iş yine dönüp dolaşıp bir çıkmaz sokağa giriyor.
Örneğin, temayül yoklamaları yapıldı. Bu temayül yoklamalarının da Eskişehir’de AK Parti’yi uçaracak sonuç ve sonuçlar çıkarmasını kimse beklemiyor. Murat Taşkın köşesinde dillendirdiği üzere; Aday yapılanların tamamına yakınının temayül yoklamalarına katılmamış isimler olduğuna defalarca şahit olduk. Mantık aynı mantık: Yani “Senin ne yaptığının hiç mi hiç önemi yok. Önemli olan onların kimi istediği”…
Taşkın’ında altını kalın harflerle çizdiği gibi, temayül yoklamalarından bırakın AK Parti’nin kazanmasını, Eskişehir’e hitap etmesi mümkün olmayan isim ya da isimlerin çıkması muhtemel.
Dolayısıyla AK Parti temayülüde Eskişehir yerel seçimlerini AK Parti için avantaja çevirecek bir argüman olmaktan çok uzak.
Tüm bu anlattıklarım doğrultusunda 15 belediye kazanmak, el uzatıldığı zaman tutacak bir el bulmak çok zor.
Peki bu çaresiz durumu ortadan kaldıracak bir çare yok mu?
Öküzün ölmediği gerçekliği karşıdayken, ortaklıkların yeniden değerlendirilmesi AK Parti için elzem görünüyor.
Hesapların kitapların bir kez daha masaya yatırılması şart.
Peki bu hesaplar ne üzerine kurulmalı?
Elbette, Eskişehir üzerine
Herkes yanına aldığı bir veya birkaç kişi ile hareket ederse bırakın yeni belediye kazanmak, eldeki mevcut belediyelerden bile olunacağı yönünde ciddi sinyaller alınıyor zira.
Yanlış anlaşılmasın, AK Parti’ye akıl vermek gibi bir derdim yok. Hatta AK
Parti’nin yerelde kazanması halinde şehre katkı sunması konusunda bir hayli şüphelerim var. Ancak AK Parti’nin bir akla; bir Eskişehir aklına ihtiyacı olduğu gerçekliği kendisini fazlasıyla hissettiriyor. Benimkisi bir durum karşısında çıkarılan vazifenin ifadesidir sadece…