Dünya Gazetesi'nden Ayşe Kaytan Uçak'ın sorularını yanıtlayan Çekiçler Mermer Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Metin Çekiç, Mermercilikte Türkiye'nin konumunu işaret ederken Korona'nın olumsuz etkilerinden söz etti.
Çekiçler Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Metin Çekiç, Dünya Gazetsi'nden Ayşe Kaytan Uçak'a konuştu. Mart’ta düzenleneceği ilan edilen ve Türk ihracatçıların da katılmak üzere hazırlık yaptığı fuarın ileri bir tarihe ertelenmesinin, Türk mermercilik sektörü için bir kayıp olduğunu ifade eden Metin Çekiç, şöyle konuştu: “Bu sene Mart ayında Çin’de düzenlenecek ve Türk ihracatçılarının da katılacağı doğaltaş fuarı ertelendi. Seyahatlerin iptal edilmesi, müşterilerin Türkiye’ye gelememesi, özellikle mermer blok ihracatçılarını zora soktu. Doğaltaş sektöründe, müşterilerin gelip, blokları yerinde incelemesi gerekiyor. Korona virüsü nedeniyle iki ülke arasındaki seyahat ve sevkiyatlar durdu, projeler ertelendi. Türk mermer ve maden ihracatçıları zor duruma düştüler. Korona virüsü nedeniyle yaşadığımız bu sıkıntılardan dolayı maden ruhsatlarından kaynaklanan ve ödenmesi gereken yıllık ruhsat bedeli, devlet hakkı, her türlü vergi ve ceza bedelinin mücbir sebep kapsamında ertelenmesi ve taksitlendirilmesi gerekmektedir. Madencinin, mermercinin üzerindeki devlet yükünün azaltılması gerekmektedir. Blok pazarında yaşanan bu daralma, işlenmiş mermerde fırsata dönüştürüyor. Çin’den alım yapan Amerikalı, Ortadoğulu, Uzakdoğulu ve Avrupalı müşteriler Türkiye’ye yöneliyor. Şu anda gelen taleplerde işlenmiş mermer ihracatımızın artacağını gösteriyor.”
“Markalaşma konusunda sıkıntı yaşıyoruz”
Çekiç, mermerde dünyanın en iyi ülkelerinden biri olan Türkiye’nin dünya rezervinin yaklaşık yüzde 40’ına,mermer çeşidi olarak da 650’nin üzerinde bir çeşide sahip olduğunu söyledi. Türk mermerinin çok kaliteli bir mermer olmasına karşın, özellikle markalaşma anlamında ciddi sıkıntıları olduğuna dikkat çeken Çekiç, Türk mermerini öne çıkaracak markalaşma ve tasarım çalışmalarına ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Dünyadaki kullanıcıların ve mimarların Türk mermerini yeterince tanımadığını, o yüzden de projelerinde İtalyan mermerini tercih ettiğini ifade eden Çekiç, “Türkiye’nin sahip olduğu mermer rezervi ile küresel ölçekte daha iyi bir konumda yer alması için markalaşma kritik bir öneme sahip. Ülkemiz zengin rezervlere sahip olsa da satış ve pazarlamada eksiğimiz var. Dünyanın önemli ve prestijli projelerinde ne yazık ki bizim taşlarımız geri planda kalıyor, İtalyan mermeri tercih ediliyor. İtalya hem rezerv olarak hem de çeşitlilik olarak bizim gerimizde. Ama satış, pazarlama ve tasarım da bizim ilerimizdeler” dedi.
“Dünya taş pazarında Türkiye’nin önemli bir payı var”
Çekiç, dünyada yaklaşık 10 milyar dolarlık bir doğal taş pazarı bulunduğunu, Türkiye’nin ise bu pazardan yaklaşık 2,3 milyar dolarlık pay aldığını dile getirdi. Türkiye’nin mermer pazarında en büyük alıcılarının blokta Çin, işlenmişte ABD olduğunu belirten Çekiç, “Çin’e blok mermer olarak 1 milyar dolar civarında ihracatımız var. Çin bizden aldığı blok mermerin yüzde 60 ile 70 oranını kendi iç pazarında tüketiyor. Geri kalan yüzde 30’unu da bizim pazarlara satıyor. Çin’i 70 milyon dolar ile Hindistan izliyor. İşlenmiş mermerde ise birinci pazarımız Amerika. Amerika’nın işlenmiş mermer pazarındaki payı 300 milyon dolar civarında. Amerika’dan sonra Suudi Arabistan geliyor. Suudi Arabistan ise Ortadoğu’daki önemli bir pazarımız” ifadelerini kullandı.