Genel Başkanın Kerem Kınık “gogygoycuların” lafına bakıp istifa etmeyecekmiş. Ne istifa bekleyenlerin goygoycu, ne de edilen lafların goygoy olduğunu öğrenmiştir diye umuyor insan.
İnsan, olağanüstü şartlarda olağan faaliyetlerin erteleneceğini, o çadırın bu zamanda satılmaması gerektiği öğretilmiştir diye düşünüyor.
Öğretilmemiş.
Utanıyor hocaları nitekim şimdi Kızılay Genel Başkanı Kınık’tan.
Ben; seni çok seven, ne kadar özveri ile görevini yerine getirdiğini bilen, hem pandemi de hem de deprem süreci ve dahi “normal” sayabileceğimiz günlerde insanlara nasıl fayda sağlarım diye uğraşına şahit olan, dostun olarak kabul edersen bir dostun olarak istifa etmen gerektiğini düşünüyorum.
Eskişehir Şubesi’nin sen ve yönetiminden önceki pespaye görüntüsü karşısında nasıl amansız bir mücadele verdiğine de şahidim üstelik.
Bu nedenle kolay olmayacağını bilmiyorum. Ancak, yinede istifa etmen gerektiği konusunda ısrarlıyım.
Evet, sevgili Egemen Başkan istifa etmelisin.
Şu her tarafı karanlığa gömen kasvetli günler bitsin…
Bu kasvetli günlerde elbette terk etmek olmaz onunda farkındayım.
Ama o istifa dilekçeni şimdiden hazırlayıp cebine koy.
Hani ilkokul sıralarında öğretilmişti Kızılay imdada yetişir diye.
Zannediyorum şimdi Kızılay’ın yardıma ihtiyacı var.
150 yıllık kurumun kaldıramayacağı bir zihniyet Kızılay’ın en tepelerinde.
Sizin üstünüzde sevgili Egemen başkanım.
Bu nedenle Kızılay’ın önce belli başlı insanlardan kurtarılması gerekiyor.
O insanlara bakıyorum, hiçbir şey umurlarında değil.
Seni biliyorum, içine sinmez tüm bu yaşananlar. ,
İçinde sessiz sitemlerin ile yardım kolileri taşıyorsundur belki şimdi.
Ancak, birilerine doğru yolu göstermelisin.
Birilerine bu böyle gitmez diyebilmelisin.
Sizin gibi insanlar var oldukça Kızılay’ı yeniden kurtarabiliriz.
Sizin gibi insanları kaybedersek işte o zaman yandı gülüm keten helva.
Bu nedenle istifanızı hazırlayıp cebinize koyun.
Şimdi yoğunsunuz biliyorum.
Bu kasvetli günler geçsin, bir çay içimi “Soner istifa ettim” demeniz umuduyla sevgiyle kalın…